Eğitim-İş Yalova Şubesi, 2 Temmuz 1993’te Sivas’ta gerçekleşen ve 33 aydın, 2 otel çalışanı ile 2 göstericinin hayatını kaybettiği Madımak Katliamı’nın yıldönümünde bir basın açıklaması yayımladı. Açıklamada, olayın üzerinden geçen yıllara rağmen adaletin sağlanmadığı vurgulandı, “Sivas’ın ışığı sönmeyecek” denildi.
Basın metninde, Türkiye tarihinin acı dolu sayfalarından biri olan Sivas Katliamı’nın devletin gözetimi altında gerçekleştiği ifade edilerek, “Otel çalışanlarıyla birlikte 37 insanımız devletin seyirci kaldığı bir katliamda diri diri yakılarak can verdi” ifadelerine yer verildi.
“2 Temmuz, yaşam hakkının yok sayıldığı kara bir gündür”
Açıklamada, 2 Temmuz’un düşünce ve ifade özgürlüğünün yok sayıldığı, linç kültürünün teşvik edildiği bir gün olduğu belirtilerek, bu saldırının sadece aydınlara değil; demokrasiye, halkların kardeşliğine ve bir arada yaşama kültürüne yapıldığı vurgulandı.
Geçmişte yaşanan Çorum, Maraş ve Malatya katliamları ile benzerlik kurularak, “2 Temmuz da vicdanlarımızda yeni bir yara açmıştır” denildi.
“Deliller yok edildi, failler korunarak zaman aşımına uğratıldı”
Eğitim-İş Yalova Şubesi’nin açıklamasında, Madımak Katliamı’na ilişkin yargı sürecinin başından itibaren etkisiz bırakıldığına dikkat çekilerek şu ifadelere yer verildi:
“Tıpkı diğer politik katliamlarda olduğu gibi Sivas’ta da deliller yok edilmiş, azmettiriciler yargılanmamış, bir şekilde yargı önüne çıkanlar ise korunmuştur. Sanıklar, bir dönem Adalet Bakanlığı yapmış bir isim tarafından savunulmuştur.”
“İktidarlar, yıllarca cezasızlık politikası izleyerek Sivas davasını zaman aşımına uğratmıştır. Ancak insanlığa karşı işlenen suçlarda zaman aşımı yoktur.”
“Karanlığa teslim olmayacağız”
Eğitim-İş, açıklamasında Türkiye’de halklar arasında kışkırtma yaratılarak benzer olaylara zemin hazırlayan politikalara da dikkat çekti. Roboski, Reyhanlı, Suruç ve Ankara Garı gibi örneklerle, benzer katliamların sürdüğü vurgulandı.
“Laiklik ve eşit yurttaşlık ilkesi hayata geçirilmeli”
Açıklamada, laikliğin ve inançlar karşısında eşit mesafede bir devlet yapısının tesis edilmesi gerektiği savunularak, “Din ve devlet işleri birbirinden ayrılmadıkça, halkları karşı karşıya getiren girişimlerin önüne geçilemeyecektir” denildi. Özellikle Alevilerin haklarına yönelik baskıların son bulması ve taleplerinin karşılanması gerektiği vurgulandı.
“Madımak, utanç müzesi olmalıdır”
Açıklamada son olarak, Madımak Oteli’nin utanç müzesine dönüştürülmesi çağrısı yinelendi. Faillerin ve sorumluların yargı önüne çıkarılması için toplumsal baskının sürdürülmesi gerektiği vurgulandı.
“Çekin tuğlayı, sorumlular hesap versin!
Çekin tuğlayı, at izi it izine karışmasın!
Çekin tuğlayı, aydınlansın tüm faili meçhuller!
Çekin tuğlayı, yüzleşilsin tüm gerçeklerle!”
“Faşizme karşı omuz omuza!”
Eğitim-İş Yalova Şubesi açıklamasını, Sivas’ta hayatını kaybedenleri saygıyla andıklarını belirterek sonlandırdı:
“Onların savunduğu değerleri kendi mücadele alanlarımızda yaşatacağımıza söz veriyoruz. Faşizme karşı omuz omuza!”
