Çatışmada öldürülen teröristler ve Yalova’daki DAEŞ yapılanması hakkında bilgiler veren Saymaz, hedeflerden birinin de AK Parti Yalova İl Başkanı Umut Güçlü’nün olabileceğini söyledi.
30 Aralık Cuma günü Yalova’nın da dahil olduğu toplam 15 ilde DAEŞ’e karşı gece 02:00’de başlatılan eşzamanlı operasyonların yankıları sürüyor. Operasyonların Yalova ayağı olan İsmetpaşa Mahallesi’nde gerçekleştiren operasyon sırasında terör örgütü mensupları ile çıkan çatışmada 3 polis memurunun şehit olması Türkiye’yi yasa boğarken bu konu ulusal medyanın da bir numaralı gündem maddesi oldu.
Her sabah Halk TV ekranlarından yayınlanan “Ebru Baki ile Para Siyaset” programının daimi konuklarından olan Gazeteci İsmail Saymaz da Yalova’da saldırı konusu üzerine araştırmalar yaparak konun detaylarını milyonlarca vatandaş ile buluşturdu. Öldürülen teröristlere dair bilgi veren Saymaz, şok yaratan bir açıklamada bulundu. Saymaz’ın iddiasına göre hedeflerden biri de AK Parti Yalova İl Başkanı Umut Güçlü olabilir.
“Yalova’da son 10 yıldır dikkate değer bir IŞİD birikimi ve örgütlenmesi var.”
Çatışmada öldürülen teröristlerin Yalova’da bilindiğine dikkat çeken Saymaz, “Neye dayanarak söylüyorum? Yalova’da dünden bu yana bu konuyu araştırıyorum. Yalova’da son 10 yıldır dikkate değer bir IŞİD birikimi ve örgütlenmesi var. Bu yapı, bir yönüyle bölgecilik üzerinden şekillenmiş durumda. Bunun bir kısmı, Türkiye’de Suriye’deki sözde ‘cihat’ süreciyle birlikte Selefi-tekfirci yapılanmanın zemin kazanmasıyla oluştu. Bir kısmı ise yabancı terörist savaşçıların şehre gelmesiyle meydana geldi. Zaman içerisinde burada radikal bir yapı oluştu. Bu radikal yapı içinde önce ‘Vuslat’ adı altında bir dernek kuruldu. Ardından, Vuslat yapılanmasından, Selefi bir vaiz olan ve Ebu Hanzala olarak bilinen Halis Bayancuk’tan etkilenen, çoğunluğu Doğu ve Güneydoğu’dan Yalova’ya göç etmiş 7-8 kişilik bir grup ayrıldı. Bu grubun önemli bir bölümü tersane ve inşaat işçisiydi. Bu kişiler daha sonra IŞİD’in Türkiye’deki örgütlenmesine dâhil oldular” dedi.
“IŞİD yanlısı gruplar, ‘Ahlak ve Sünnet Dergisi’ adı altında toplanıyor”
DAEŞ’in 2020-2021 yılları itibariyle Türkiye’ye söz bir emir atadığının bilgisini veren Saymaz, “Bu kişi, kod adı ‘Molla Ensarullah’ olan Amer Onay’dır. Kendisi, IŞİD Horasan yapılanması kapsamında, yani Pakistan-Afganistan hattındaki örgütlenme adına, Türkiye’deki lider olarak atanıyor. Ancak bu kişi Gürcistan’a kaçıyor. Buna rağmen iki önemli karar alıyor. Terörle Mücadele Daire Başkanlığı’nın 2023 tarihli bilgi notlarına göre, Türkiye’de iki yapılanma oluşturuluyor. Bunlardan biri sözde ‘yasal’ yapılanma. IŞİD yanlısı gruplar, ‘Ahlak ve Sünnet Dergisi’ adı altında toplanıyor. Diğeri ise doğrudan cihat için hazırlık yapan hücre grupları. Amer Onay, yani sözde IŞİD Türkiye Emiri, örgüt mensuplarına yaptığı açıklamada, ‘Türkiye’de eylem ve suikast yapmayı düşünüyoruz. Bunun için altyapı oluşturmaya çalışıyoruz. Zamanı geldiğinde harekete geçeceğiz’ diyor. Bu ifadeler Terörle Mücadele Daire Başkanlığı’nın bilgi notlarına yansıyor” şeklinde konuştu.
“Bu yapı içindeki kişiler genellikle Yalova’daki Altınova tersanelerinde ve inşaatlarda çalışıyor”
DAEŞ’in Yalova’da “Ahlak ve Sünnet” adında bir dergi kurduğunu iddia eden Saymaz, “Bu yerler genellikle aynı zamanda mescit olarak kullanılıyor; çünkü bu yapı Diyanet’e bağlı camilerde namaz kılmıyor. Bazen bu mekânlar sohbet yeri ya da sözde okul olarak da kullanılıyor. Yalova’daki temsilcilik kısa süre sonra kapatılıyor. Bunun ardından, daha sonra öldürülen IŞİD üyesi Haşem Sordabak’ın ağabeyi Musa Sordabak, bu kez ‘Sünneti Yaşam Dergisi’ adıyla yeni bir temsilcilik açıyor. O da kapatılıyor. Ardından ‘İstikamet Kitabevi’ kuruluyor. Bugün şehirde hâlen bu isimle faaliyet gösteren bir kitabevi bulunuyor. Bu yapı içindeki kişiler genellikle Yalova’daki Altınova tersanelerinde ve inşaatlarda çalışıyor. ‘Conversation’ adlı bir mesajlaşma hattını kullanıyorlar ve IŞİD Horasan’ın Telegram’daki ‘Dervaze’ kanalını takip ediyorlar. Bu kanalda 2024 yılında bir çağrı yapılıyor: ‘Horasan Ordusu’nun kara bayraklarını gördüğünüzde, kar üzerinde sürünerek dahi olsa orduya katılın. Çünkü onların içinde Allah’ın halifesi Mehdi vardır.’ Bu çağrıyla birlikte, daha önce Suriye’ye yönelik yaşanan cihat göçünün bir benzeri bu kez Pakistan ve Afganistan’a yöneliyor. Türkiye’deki IŞİD Horasan bağlantılı kişiler de bu göçe katılmaya başlıyor” ifadelerini kullandı.
“Örgüt, aile bağları üzerinden bu şekilde genişliyor”
Yalova’daki bu yapının Bitlis’in Güroymak ilçesinden insanların oluşturduğunu söyleyen Saymaz, “Bu grup içindeki en kalabalık aile ise Sordabak ailesi. Öldürülenlerden biri Haşem Sordabak. Onun ağabeyi Musa Sordabak, Ahlak ve Sünnet Dergisi temsilciliği kapsamında açılan mescidin imamı. Diğer kardeşi Lütfi Sordabak örgüt üyesi. Mehmet Cami Sordabak örgüt üyesi. Mehmet Cami Sordabak’ın eşi Filiz Sordabak da örgüt üyesi. Dört kardeş ve bir gelin örgüt içinde yer alıyor. Ayrıca iki kız kardeşleri de örgüte dâhil ediliyor. Kız kardeşlerden biri Aydın’da yaşarken, eşi örgüte katılmadığı için ‘kâfir’ ilan edilerek ondan ayrılıyor ve Yalova’ya getiriliyor. Örgüt, aile bağları üzerinden bu şekilde genişliyor. Pakistan ve Afganistan’a yönelik cihat çağrısının ardından Yalova’dan hareketlilik başlıyor. Terörle Mücadele Daire Başkanlığı, 1 Ekim 2024 tarihli yazısında, Türkiye’den bu çatışma bölgelerine yasal ya da yasa dışı yollarla gitmeye hazırlanan isimleri tespit ediyor. Bu kişiler bazen doğrudan Pakistan’a, bazen Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Katar ve İran üzerinden geçiş yapıyor. Bu süreçte Yalova’dan üç kişi Pakistan’a gidiyor. Bir kişi, İbrahim Dindar İslam, havalimanında yakalanıyor. Beş kişi ise Pakistan’a gitme hazırlığı içinde oldukları gerekçesiyle yakalanıyor ve haklarında yurt dışına çıkış yasağı konuluyor” dedi.
“Zafer Umutlu ve beraberindeki 14 kişi, silahlı terör örgütü üyeliğinden beraat etmiş”
Haklarında soruşturma açılan 5 kişi hakkında bilgi veren Saymaz, “Zafer Umutlu (öldürüldü), Haşim Sordabak (öldürüldü), Lütfi Sordabak, Mehmet Cami Sordabak ve Bayram Kalkan. Bayram Kalkan aynı zamanda Yalova’da AK Parti İl Başkanı’na yönelik suikast girişimiyle de gündeme gelen bir isim. Bu kişilerle ilgili olarak Yalova’daki 18 kişilik hücreye dava açılıyor. Hepsi aynı davanın sanığı. Elimde Yalova 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nin gerekçeli kararı var. Dava geçen yıl açılıyor ve 25 Ekim’de sonuçlanıyor. Sanıklardan Zafer Umutlu, 1999 doğumlu, Bitlis Güroymaklı. Evinde ‘Cihat Seyahat’ adlı yasaklı bir kitap bulunuyor. Emniyet ifadesinde, ‘İtikadım uymadığı için Diyanet imamlarının arkasında namaz kılmam. Cuma namazına Ahlak ve Sünnet Dergisi bürosuna giderim’ diyor. Telefon konuşmaları dinleniyor. Bu konuşmalarda Cumhurbaşkanı’na yönelik ağır hakaretler yer alıyor. İfadesinde, ‘Erdoğan devleti İslami kurallara göre yönetmiyor. Atatürk ve laik sisteme devam ettiği için, 10 Kasım’da Anıtkabir’e gittiği için onu dinden çıkmış kabul ediyorum’ diyor. Atatürk ilke ve inkılaplarına bağlılık yemini eden polisleri ve askerleri kâfir ilan ediyor. Askere gitmenin ve oy kullanmanın küfür olduğunu söylüyor. Devleti ve yöneticileri ‘tağut’ olarak tanımlıyor; yani Allah’a ait yetkilerin kullara devredildiğini iddia ediyor. Buna rağmen Zafer Umutlu ve beraberindeki 14 kişi, silahlı terör örgütü üyeliğinden beraat ediyor. Tutuklanmıyorlar. Sadece yurt dışına çıkış yasağı uygulanıyor. Bu beraat kararının gerekçeli kararı ne zaman tebliğ ediliyor biliyor musunuz? Dün. Yani üç polisimizin şehit edildiği çatışmanın yaşandığı gün. Aynı gün, beraat kararının tebliği için adresine gidiliyor; ancak adresinden ayrıldığı, yeni adresinin tespit edilemediği belirtilerek tutanak tutuluyor” diyerek sözlerini sonlandırdı.




