Cumhuriyet Halk Partisi Yalova Milletvekili olarak Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) 28. Dönemi’nin 3. Yasama Yılı’ndaki çalışmalarına katılan CHP Yalova Milletvekili Tahsin Becan, partisinin Yalova’daki İl Kongresi için çalışmalarına ara vererek ilimize geri dönmüştü. Kongre sürecinin tamamlanmasının ardından ofisinde misafirleri ile görüşme gerçekleştiren Vekil Becan, gazetemiz ile görüşmelerine devam ederek önemli konular üzerine açıklamalar yaptı.
CHP’ye yönelik belediyeler üzerinden başlatılan yargı süreçlerinin partisine yansımaları üzerine açıklamalarda bulunan Vekil Becan, Yaz dönemi boyunca CHP’li Milletvekillerinden oluşan heyet ile birlikte çıktıkları Anadolu turundan izlenimlerini paylaştı ve CHP’li Belediye Başkanların AK Parti’ye geçişlerine ilişkin olarak da değerlendirmelerde bulundu.
“Maaşlı çalışanlar memnun değil, çiftçi memnun değil”
TBMM’nin normalde 1 Temmuz itibariyle kapanması gerektiğini ancak bazı görüşülmesi gereken kanun maddeleri gereği çalışmaların uzadığı bilgisini vererek açıklamalarına başlayan Vekil Becan, “z muhalefet partileri olarak, Ağustos ve Eylül aylarında da Meclis’in açık kalmasını, bu yıl tatile çıkmamayı teklif ettik. Çünkü ekonominin ne durumda olduğunu herkes biliyor. Vatandaşların beklentileri çok fazla. “Tatil yapmayalım, çalışalım” dedik. Fakat AK Parti ve MHP’nin oluşturduğu Cumhur İttifakı bu öneriyi reddetti ve tatil kararı alındı. Bunun üzerine biz de Cumhuriyet Halk Partisi olarak farklı bir karar aldık. Tüm milletvekillerimiz Türkiye’nin değişik illerinde görevlendirildi. Ben de Ağustos ayı boyunca Konya ve Karaman tarafındaydım” dedi. Gezilerinde karşılaştıkları tablonun çok açık olduğuna dikkat çeken Vekil Becan, “Köyleri, tarlaları, fabrikaları gezdik, işçilerle konuştuk. Herkesin ortak derdi geçim sıkıntısı. Maaşlı çalışanlar memnun değil, çiftçi memnun değil. Bir çiftçi 100 lira kazanıyorsa 150 lira masrafı var. Kimse halinden memnun değil. Bunu gittiğimiz her yerde açıkça gördük” şeklinde konuştu.
“Cumhuriyet Halk Partisi olarak ne kadar haksızlığa uğrarsak, oyumuz da o kadar artıyor”
CHP’li isimlerin yönettiği Belediyelere yönelik çok ciddi baskıların olduğunu söyleyen Vekil Becan, “Tüm belediyelerimiz denetleniyor. Elbette denetim olmalı, buna kimse karşı değil. Bizim söylediğimiz şey şu: Denetim yapılacaksa adil yapılsın. Siyasi ayrım gözetilmeden, kim suçluysa –hangi partiden olursa olsun– cezasını çekmeli. Çünkü bu paralar hepimizin parası, herkesin emeği, yetimin hakkı var. Ama başka bir sorun daha var: Zaman zaman görüyoruz, insanlar 6 ay, 1 yıl cezaevinde kalıyor, sonra “pardon” deniliyor. Delil yetersizliğinden beraat ediyorlar. Peki o kişinin kaybettiği bir yılın bedeli nasıl ödenecek? Bunun bir karşılığı yok. O yüzden diyoruz ki; tutuksuz yargılama esas olmalı. Gerekirse yurt dışına çıkış yasağı konur, ev hapsi uygulanır, başka tedbirler alınır. Ancak suçu kesinleşmemiş bir insanın uzun süre hapiste tutulması adalet duygusunu yok ediyor. Bu durum devam ettikçe insanların hukuka ve devlete olan güveni iyice azalıyor” ifadelerini kullandı. Operasyonların yapılmasının toplumsal algısına olumsuz yansıyıp yansımadığı hakkındaki sorumuzu yanıtlayan Vekil Becan, “Tüm bu baskılara rağmen oy oranımız artıyor mu? Evet, artıyor. Son anketlerde oy oranımız yüzde 42 civarında. İnsanlar bu baskıyı görüyor ve tepki olarak bize destek veriyor. Biz Cumhuriyet Halk Partisi olarak ne kadar haksızlığa uğrarsak, oyumuz da o kadar artıyor. Mücadeleyi bırakmıyoruz. Genel Başkanımız Sayın Özgür Özel, insanüstü bir tempo ile çalışıyor; neredeyse hiç durmuyor. Biz de onun bu çabasından ilham alarak sahada, gönüllü bir şekilde, umutla çalışmaya devam ediyoruz. Fırsat buldukça hem illerimizde hem Ankara’da hem de diğer şehirlerde yoğun bir tempoda halkla buluşuyoruz” şeklinde konuştu.
“Kelepçe takacaklarına rozet taktılar!”
Cumhuriyet Halk Partili isimlerin AK Parti’ye geçmelerinden dolayı Belediye Başkanı Adayı belirlerken hata yapılıp yapılmadığına dair öz eleştirinin parti içinde öz eleştiri gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğine ilişkin sorumuzu yanıtlayan Vekil Becan, “Elbette değerlendiriliyor. Geçen hafta Bolu’da grup toplantımız ve kampımız vardı. Tüm milletvekilleri tek tek fikirlerini dile getirdi, Sayın Genel Başkanımız Özgür Özel de bunlara yanıt verdi. Belediye başkanlarının belirlenmesi sürecinde birçok kriter dikkate alındı; anketler yapıldı, örgütlerin ve biz milletvekillerinin görüşleri alındı. Son karar, tüm bu veriler ışığında Genel Merkez tarafından verildi. Tabii, “Hiç hata yapılmadı mı?” derseniz, yapılmış olabilir. Bu da normaldir. Ancak bugün yaşadığımız geçişlerin tamamı bu süreçteki hatalardan kaynaklanmıyor. Kimi belediye başkanlarımız örgütle veya belediye meclisiyle fikir ayrılığına düşmüş olabilir, yönetimle anlaşamamış olabilir. Kimi de bilinçli ya da bilinçsiz bir hata yapmış olabilir” ifadelerini kullandı. AK Parti’ye geçen Belediye Başkanlarına yüklenen Vekil Becan, “çık konuşayım: Bu bir duruş meselesidir. Ben hep söylüyorum, “Kelepçe takılacağına rozet takmayı tercih etti.” Bu kadar net. Bu durum Türkiye’nin birçok yerinde yaşandı. Fakat şunu da ekleyeyim, son dönemde şöyle bir algı oluşturulmak isteniyor: “Bir hata yap, sonra AK Parti’ye geç, kurtul.” Bu doğru bir yaklaşım değil. Böyle bir düşünce hem siyasete hem de topluma zarar verir. Biz bu anlayışa karşıyız. Artık bu, o kişilerin kendi karakterleriyle ilgili bir durumdur. Biz, yoluna inançla devam edenlerle yolumuza devam ediyoruz” dedi ve bu durumu vatandaşlarında kendileri gibi algıladığına dikkat çekerek sözlerine son verdi.