Yerli ve yabancı turistin tercih ettiği yerlerden biri olan Yalova’da yaz aylarının nasıl geçtiği merak konusu oldu. Haziran ve Temmuz aylarının tamamlanıp Ağustos ayına girilmesinin ardından, yaz mevsiminin sonlarına doğru yaklaşmaya başlamışken ilimizdeki esnafların mevcut durumunu konuşmak üzere Yalova Esnaf ve Sanatkarları Odası (YESO) Başkanı Necati Erbul ile bir araya geldik.

Başkan Erbul, yaptığı açıklamalarda Yalova’daki vatandaşlarda mevcut olan nakit sıkıntısından bahsetti ve bunun esnafa olumsuz yansımaları olduğuna değinirken, ilimizdeki esnafların karşı karşıya kaldığı sorunlar hakkında da bilgi verdi.

“Kış aylarında bile daha çok iş yapılmış”

“Hayatım Boyunca Böyle Kötü Bir Belediyecilik Görmedim!”
“Hayatım Boyunca Böyle Kötü Bir Belediyecilik Görmedim!”
İçeriği Görüntüle

Yalova’nın küçük bir il olduğunu, genellikle yaz ayarında iş hacminin artığını ve bu sayede kış aylarının tolere edilebildiğini açıklayan Başkan Erbul, “Fakat bu yaz, özellikle Haziran ve Temmuz aylarında maalesef kötü geçti. Biz gün içerisinde birçok esnafla bir araya geliyoruz, ziyaretlerimizi yapıyoruz. Sektör ayırmadan söylüyorum, genel olarak çok ciddi bir nakit sıkıntısı var. Herkesin şikayet ettiği konu bu. Sokakta para harcayacak insan yok. Hem hizmet sektörü hem mal sektörü olsun, ticari hayatta nakit akışı dönmüyor. Bunun önemli nedenlerinden biri, faiz oranlarının hâlâ istenilen seviyeye inmemesi, KDV oranlarının yüksek oluşu ve vergi dairelerinin artık banka gibi işlemesi. Bugün vergi dairesinden bir tebligat geliyor, 10 gün içinde ödemezseniz e-haciz geliyor. Bu nedenlerden dolayı iş yapan da ay sonunda baktığında elde avuçta bir şey kalmıyor. Bundan dolayı çok şikayet var. Özellikle sektöre ayırmadan söylüyorum. Kış aylarında daha çok iş yapıldığı söyleniyor, yüksek oranda. Haziran ve Temmuz ayları ise istenilen seviyede olmadı diyebiliriz” şeklinde konuştu.

“Çok ciddi bir nakit sıkıntısı var, alım gücü düştü ve piyasada para dönmüyor”

Yalova’ya bu yaz aylarında yerli turist ve Arap turistin gelip gelmediğine ilişkin sorumuzu cevaplayan Başkan Erbul, “Ben rakamsal olarak bir şey görmedim ama gözlemlediğim ve esnafla yaptığım istişareler doğrultusunda şunu söyleyebilirim: İstenilen oranda yabancı yok. Yabancı derken illa köken olarak değil; yerli turist de istenilen seviyede değil. Çünkü çok ciddi bir nakit sıkıntısı var, alım gücü düştü ve piyasada para dönmüyor. Para dediğim de kredi kartı, KMH, borç, harç gibi ödemeler oluyor. Faizler yüksek. İş yapsa da bütün para ya faize gidiyor, ya vergiye, komisyona, POS masraflarına. Bu konuda da ciddi sıkıntı var, özellikle yaz ayında” dedi. Geçtiğimiz yaz sezonunu bu yaz sezonuyla kıyaslayan Erbul, “Bence düştü. Geçen yazı düşünüyorum, en azından nakit sıkıntısı yoktu. Faizler yine yüksekti ama yaz başlarında oransal olarak düşme olmuştu, kredibiliteler artmıştı, insanlar kendini bir şekilde absorbe edebildi. Bugün ise faizler biraz düştü ama nakit yok. Vatandaşta harcayacak nakit para olmalı ki esnaf para kazansın, iş yapsın. Bu anlamda geçen yıla göre durum biraz daha kötü” ifadelerini kullandı.

“KDV oranlarını, vergi oranlarını düşürürsek, faiz oranlarını biraz indirirsek, fiyat dengesi bozulmadan alım gücü biraz artırılmış olur”

Esnafın yaşadığı sorunlara çözüm önerileri getiren Başkan Erbul, “Alım gücünü artıramıyorsak, maliyetleri düşürerek vatandaşa ve esnafa yardımcı olunabilir. Bu ne demek? KDV oranlarını, vergi oranlarını düşürürsek, faiz oranlarını biraz indirirsek, fiyat dengesi bozulmadan alım gücü biraz artırılmış olur. Alım gücünü artırmak illa asgari ücrete veya maaşlara zam yapmak anlamına gelmiyor. Çünkü maaşlara, asgari ücrete zam geliyor; ama mal sektöründe de zam geliyor. Değişen bir şey olmuyor. Burada esnafın en büyük yükü maliyetlerdir. KDV oranları, kredi faizleri, POS komisyonları gibi unsurları eklediğimizde, şu an en büyük sıkıntı maliyet” şeklinde konuştu. Esnaf odaları olarak esnaf ile bürokrasi arasında bir köprü vazifesi gördüklerine dikkat çeken Başkan Erbul, “Belediyelerden ya da kamudan beklediğimiz, bu köprü görevini en iyi şekilde yapabilmek. Yani bir esnafın belediyeyle ya da kamu kurumlarıyla işi olduğunda, bu işin çözümüne ulaşması ya da çözümsüz görülen bir iş varsa yola koyabilmek. Belediye olsun, diğer kamu müdürlükleri olsun, elimizden geldiğince sağ olsunlar bize yardımcı oluyorlar, bizi kırmıyorlar, taleplerimizi göz ardı etmiyorlar. Tabii yapılamayan şeyler de var ama onlar da zamanla çözülebilir. Birlik ve beraberlik içerisinde çalışınca herkesin mutlu olabileceğini, işlerini yürütebileceğini düşünüyorum” diyerek sözlerine son verdi.

Muhabir: Göktuğ Doğukan Yüksel