DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, hükümete sarı kart gösterdi. Aday tanıtım toplantısı için Yalova’ya gelen DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, önemli açıklamalarda bulundu ve hükümet politikalarını eleştirdi. DEVA Partisi Yalova İl Başkanlığında parti üyeleri tarafından karşılanan Genel Başkan Babacan, toplantının yapılacağı salona giderken vatandaşlarla sohbet edip, esnaflara kolaylıklar diledi.

yalova-deva-ali-babacan-belediye-baskan-aday-subasi-sari-kart-tanitim (2)“Cumhurbaşkanı faiz kararları ile ilgili sadece susuyor”

Halk Eğitim Merkezi Toplantı Salonunda başlayan aday tanıtım toplantısında DEVA Partisi Yalova İl Başkanı Cevdet Yıldız’ın açılış konuşması sonrasında sahneye çıkan Genel Başkan Babacan, “Değerli vatandaşlarım, Çınarcık’ıyla, Altınova’sıyla; Dipsiz Göl’üyle; Erikli Şelale’siyle; Yeşiliyle, mavisiyle; doğasıyla kültürüyle; Güzel şehrimizde, Yalova’dayız bugün sizlerle. Dün ne oldu biliyorsunuz: Merkez Bankası politika faizi bir kez daha artırıldı. Kaç oldu söyleyeyim: %45. Böylece, Merkez Bankası 8 ayda 8 kez faiz artırmış oldu. Bu konuda herkes görüş ifade etti; Her konuda konuşan, köşe yazarlarına laf yetiştiren, partisinin bir ilçedeki gençlik kolları başkanına kadar müdahale eden o bir kişiden ses yok. Uzmanlık alanı ekonomi değil miydi? Ekonomist değil miydi? “Faiz sebep, enflasyon sonuç” diye tutturduğu bir tekerlemesi yok muydu? “Nas” demiyor muydu? “Bu kardeşiniz iktidarda olduğu sürece faiz yükselmez” demiyor muydu? Merkez Bankasını tamamen kendisinin talimatlarıyla yönetmiyor muydu? Ehil kadroların bağımsızca aldığı kararlara sinirlenip, onları görevden almıyor muydu?

Şimdi bir cevap vermesi lâzım: 2018’den beri, tek imzayla tek yetkili kendisi. Seçimlerden bu yana 8 ayda 8 kez faiz artırmak doğru, değil mi? Bu faiz artışlarını destekliyor mu? Desteklemiyor mu? Koskoca ülke, 85 milyon insan, onun kararlarıyla açlık, yokluk yaşarken bu sorulara cevap vermesi gerekiyor; hangisi doğru? Merkez bankası 8 ayda 8 kez faiz artırdı, faiz %8.5’tan, %45’e çıktı; Ama ülkenin Cumhurbaşkanı faizle ilgili yorum yapmıyor, sadece susuyor. Allah aşkına, çıkın, açıklayın, bizi de aydınlatın: Faiz sebep enflasyon sonuç ise, faizi artırarak siz enflasyonu daha da artırmak mı istiyorsunuz? Ha yok, teziniz hatalıysa, tam 7 senedir dayattığınız bu tezin sebep olduğu tabloyla yüzleşmeyecek misiniz? Ben hata yapmışım, doğrusu buymuş demeyecek misiniz? Faiz artışı doğru bir şey mi, yanlış bir şey mi? Çok basit bir soru. Bu soruyu ben soruyorum, esnafımız soruyor, çiftçimiz soruyor, sanayicimiz soruyor. Sayın Erdoğan gibi bir ekonomistin ne düşündüğünü merak ediyoruz arkadaşlar. Tutumunu açıklamadığı sürece, piyasalarda güven oluşmayacak. Şu an Merkez Bankası ne yaparsa yapsın, insanlar güvenemiyor. “Erdoğan bugün böyle sabrediyor ama her an hepsini görevden alabilir” diyorlar. E daha önce yapmadı mı? Laf dinlemiyordu diye Merkez Bankası başkanlarını bir gecede görevden almadı mı? Cumhurbaşkanı Demokles’in kılıcı gibi kararname yetkisiyle Merkez Bankası’nın tepesinde duruyor.

Şu anda ekonomi yönetiminin faiz kararları hakkında ne düşünüyorsunuz Sayın Erdoğan? Siz susunca halkımız neler olduğunu görmüyor sanmayın. Halk sizi her sokağa çıktığında görüyor; Simit fiyatına bakıyor, sizi görüyor; Peynir fiyatına bakıyor; sizi görüyor; Kirasına bakıyor, alamadığı evlere, arabalara bakıyor; sizi görüyor. Unutmayın: Halk sizin ne yaptığınızdan haberdar, baktığı her yerde sizi çok çok iyi görüyor. “Vatandaşın ekmeğiyle” bir kumar oynadınız ve kaybettiniz. 85 milyona da kaybettirdiniz. Şimdi, hiçbir şey olmamış gibi davranmak yok. Çıkın, “Benim bilgisizliğim ve inadım yüzünden bu ülke bu hale düştü” deyin. Özür dileyin. “Benim inadım yüzünden, 10 yaşında, 12 yaşında çocuklar aç” deyin. “Okul kantinlerinde küçücük çocuklar neşeyle oynamıyor, para hesabı yapıyor” deyin. Böyle hiçbir şey yapmamış gibi, hiçbir şey yokmuş gibi davranamazsınız” dedi.

yalova-deva-ali-babacan-belediye-baskan-aday-subasi-sari-kart-tanitim (10)‘Filistin’de insanlık dramı yaşanıyor’

Filistin’de devam eden soykırıma da değinen DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, “İçinde bulunduğumuz coğrafya kötü günlerden geçiyor. Filistin’de, Gazze’de insanlar aç biilaç çözüm bekliyorlar. Gazzeliler evlerini kaybettiler; işgalcilere yetmedi. Hastanelerini, camilerini, okullarını üniversitelerini kaybettiler; işgalcilere yetmedi. Anne babalarını, evlatlarını kaybettiler, yakınlarını toprağa verdiler; işgalcilere yetmedi. Durmuyorlar, katliama devam ediyorlar. İlk günden beri Gazze’dekilerin varlığına düşmanlar, İlk günden beri Gazzelileri sistematik bir açlığa mahkûm etmek için çalışıyorlar. Arkadaşlar, yanı başımızda insanlar açlıktan, susuzluktan kırılıyor. Gazze’de 2 milyon kişi aç. Gazzeliler suya erişmekte güçlük yaşıyor. Şansı yaver gidip de bu işgalden kurtulanlar, yarın sağlık sorunları sebebiyle hayatlarını yitirebilirler, sakat kalabilirler.

İnsanlar açlıktan ölürken, iç siyaset gündeminin Gazze’deki insanlık dramının önüne geçmesine izin veremeyiz. Gazze’yi bu yüzden her fırsatta hatırlamalı, hatırlatmalıyız. Mesele Filistin ise, mesele Gazze ise iktidar muhalefet demeden tek ses olmalıyız. Yaşananlar sadece 2 milyon Gazzelinin değil, tüm dünyanın meselesidir. Yaşananlar bir insanlık meselesidir. Türkiye, bu sistematik katliamda, hamasi söylemlerin değil, çözümün tarafı olmak zorundadır. Türkiye, Gazze’deki insanlık krizi için çaba göstermek, çözüm önerilerini bir an önce somutlaştırmak zorundadır. Kalıcı barışın konuşulabildiği bir ateşkes için gerekli diplomatik adımlar derhal atılmalıdır.

Doğusuyla batısıyla, insanlığın yanında olan her devlet, bilhassa İslam devletleri ihtilafı bir kenara bırakmalı; İsrail’e karşı diplomatik, siyasi, hukuki ve ekonomik adımları atmada yekpare hareket etmek zorundadır. Buradan, Sayın Cumhurbaşkanına sesleniyorum: Gazze’de insanlar ölmeye devam ederken, bu insanlık dramına karşı ne tür diplomatik girişimlerde bulundunuz? Yeri geldiğinde maddi konularda rahatlıkla el sıkıştığınız o ülkelerle; Katar’la, BAE ile, Suudi Arabistan’la; bu insanî dramı sona erdirmek için hangi konuları masaya yatırdınız? Ne tür çözüm yolları önerdiniz? ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken 20 gün önce İstanbul’a geldi. Buradan soruyorum: Bu görüşmede Gazze’de yaşanan katliamın konusu geçti mi? Daha doğrusu; Görüşmede, İsveç’in NATO üyeliği dışında bir konu konuşuldu mu? Gazze işgaliyle ilgili çözümü hangi tarihlerde beklemeliyiz? Her geçen dakika, her geçen saat, her geçen gün; Gazze’de insanlar ölmeye devam ediyor. 10 binden fazla çocuk, 25 binden fazla insan katledildi” şeklinde konuştu.

“Enkaz Edebiyatı Yapmayacağız” “Enkaz Edebiyatı Yapmayacağız”

‘Yalova’nın yaşanabilir bir kent olması için çalışacağız’

Yalova’yı DEVA belediyeciliği ile buluşturduklarında yeşil, çevreci, sosyal alanlarıyla, parklarıyla her bir kentimizin yaşanabilir kent olması için çalışacaklarını söyleyen Genel Başkan Babacan, “Bu güzel coğrafya, Yalova, birçok acıya şahit oldu; Yalova deprem yaşadı, toprağın altına sevdiklerini verdi. 99 depreminin üzerinden 25 yıl geçti; Unutmayacağız. Çarpık kentleşme devam ediyor mu? Ediyor. Denetimsizlikler, imar afları, kontrolsüz yapılan binalar devam ediyor mu? Ediyor. Kentsel yenilenme yavaş mı? Yavaş. Arkadaşlar, deprem gerçeğini kabullenmekle; Ona somut önlemler almak, planlar yapmak, çözümler üretmek iki farklı şey. Biz, 17 Ağustos 2021 tarihinde, Afet Eylem Planımızı hazırladık. Ne dedik? “Afet durumunda medyanın doğru, sürekli ve güvenilir bilgiye ulaşmasını sağlayacağız” dedik. Hatırlayın 6 Şubat depremlerini… Biz devlet derhal müdahale etsin vatandaşları kurtarsın diye beklerken, insanlar enkaz altındayken, Twitter’ı yasakladılar.

Biz “Afet yönetim kurumlarını yenileyeceğiz” dedik; İnsanları enkazdan kurtarmakla görevli kurumların binaları ilk çökenlerden oldu. Biz, “Gönüllü arama personelinin sayısını artıracağız” dedik; Gönüllü madencilerin deprem bölgesine ulaştırılması bile günler sürdü. Afet Eylem Planımızda ne yazdıysak o. Yönettiğimiz belediyelerde de afet sırasında ve afet sonrasında yapılacaklar için bir afet yönetim sistemi oluşturacağız. Arkadaşlar, ne yazdıysak o: Depreme dayanıksız binalara ruhsat veren imar aflarının önüne geçeceğiz. Oy uğruna çarpık kentleşmeye, mezar binalara müsamaha yok. Çünkü arkadaşlar; bizim oy uğruna toprağa verecek tek bir canımız daha yok. Biz, yaşanır bir kent anlayışıyla yola çıktık. Sığınmacı sorununa nefretle değil, insan onuruna yaraşır muameleyle çözüm sağlayacağız. DEVA Belediyeciliğinde insanlar özlediği yönetimle, devletin güler yüzüyle tanışacak. “Böyle de yönetilebiliyormuş” diyecekler; “Sosyal yardımlar, karşılıksız da verilebiliyormuş” diyecekler; “Tanıdık, eş dost olmadan, belediyelerde işe girilebiliyormuş” diyecekler; DEVA Belediyeciliği, sadece yerelde değil, ülkeye dair sorunları da çözecek; İktidara iyi bir rol model, iyi bir örnek olacak. Yerelde çözümler üreteceğiz; gençler yaşanır öğrenci yurtlarıyla, girişimcilik teşvikleriyle, özgürlükle tanışacak; Yerelde çözümler üreteceğiz; yoksul mahalleler etüt merkezleriyle, rehber öğretmenlerle, çalışma odalarıyla tanışacak” diye konuştu.

‘Bu seçim merkezi hükümete bir uyarı seçimi’

Bu seçim değerli arkadaşlar, hükûmete bir “sarı kart” gösterme seçimidir ifadelerini kullanan DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, “Bu seçim belediye seçimi; bu seçim yerel seçim; Evet, belediye başkanlarımızı seçeceğiz, il ve ilçelerde de belediye meclis üyelerimizi seçeceğiz. Ancak bu seçim aynı zamanda merkezi hükûmete, iktidara bir uyarı anlamına geliyor. Eğer merkez hükûmetten memnun değilseniz; İktidar yanlışlar yapıyor diyorsanız, bu seçim “Aklını başına al” deme seçimidir. “Yanlış yoldasın, yaptıklarından memnun değilim” deme seçimidir. “Seni uyarıyorum” deme seçimidir. Yani aslında bu seçim değerli arkadaşlar, hükûmete bir “sarı kart” gösterme seçimidir. Hep beraber bu “sarı kartı” inşallah hükûmete göstereceğiz. DEVA’nın adaylarını destekleyerek hem hükûmete sarı kart göstereceğiz.

Hem Yalova iyi yönetilsin, düzgün yönetilsin diyeceğiz. Bugün Yalova, yarın tüm Türkiye: Biz kazanacağız, Yalova kazanacak, Türkiye kazanacak. Yapacaklarımızı söyledik, şimdi Yalova’da bu işi kimin, kimlerin yapacağını da söyleyelim: Yalova Belediye Başkan adayımız, “Aslı Üresin”. Aslı Hanım 20 yıllık esnaf. Biliyorsunuz esnaf herkesin halinden anlar. Kendisi partimizin İl Kadın Politikaları Başkanlığını yaptı. Yalova’ya çok yakışacak. Altınova ilçesi, Subaşı beldesi başkan adayımız, “Belma Kobak”. Partimizin Belde Başkanıydı; şimdi inşallah Subaşı’nın belediye başkanı olacak; Adaylarımız ödevlerine çalıştılar, çalışıyorlar. Ben kendilerine güveniyorum. Siz de 31 Mart günü mührünüzü DEVA’nın damlasına vuracak, inşallah ikisini de başkan seçeceksiniz. Tüm ülkemize hayırlı olsun. Hepinizi saygıyla, sevgiyle, muhabbetle selamlıyorum. Sağ olun, var olun” diyerek sözlerini noktaladı.

Editör: Arda Yavuz