Yalova Gazetesi’nin kuruluşundan bu güne 17 yıldır gazetenin sayfalarında yazılanları bilir ve hatırlarım. Tam tarih çıkartamasam bile hangi konuda kimin ne söylediğini içerik olarak bilirim.
Yalova halkının son yıllarda gelişen çevre bilinciylede olsa gerek, Termik santral ve kimyasal depolama tesisi dışında topyekün bir duruş sergilediği olay hatırlamıyorum. (Yalova’nın geleceğinde çokta etkili olmayacak olayları dışarıda bırakıyorum.) Buna rağmen halk adına konuşan kişi sayısı hiçte az değil. Topluma, kamuoyuna görüş açıklamak başkadır, kendi fikirlerini toplum da böyle düşünüyor demek başkadır.
…………
Yalova halkı tersane istiyor.
Yalova halkı gemi yan sanayi istemiyor.
Yalova halkı üniversiteyi Tigem’e istiyor.
Yalova halkı havaalanı istiyor
Yalova halkı tren istiyor.
Yalova halkı park yasağı istemiyor.
…………
Yahu nereden biliyorsunuz. Elinizde bir anket mi var?
Benim adıma yetki kullanmayı ben kimseye devretmedim ki!
Herkes kendi düşüncelerini, karşı olduklarını, yada alternatiflerini söylesin.
Halk kararını verir, merak etmeyin.
……………
Pazar günü CNN’de bir programın bir bölümüne takıldım. İzmir, Dikili’de emekli bir öğretmen Nail Çağlayan. 87 yaşında. İki güzel sözü herkesin düşünmesi gereken sözlerden.
“Maddiyatın olmadığı gibi manevi olarakta güçsüz olabilirsiniz. İyilik yapamıyorsanız, bari kötülük yapmayın.”
“Sözcüklerin hem prensi, hem prensesi ‘sevgi’ sözcüğüdür.”
……………
Sadece siyaset adına, sadece başkaları yapıyor diye, sadece kıskançlık adına Yalova’ya, Yalova’da yaşayanlara kötülük yapmayın.
Yüreğinizde kendi neslinizin geleceği için kıpırdayan bir şeyler varsa onu iyilik adına kullanın.
Aksi taktirde Yalova bir varoş, bir mahalle olarak tarihte ancak kendine yer bulacak.
Söz birliği, fikir birliği, ortak akıl adına ne derseniz deyin de; birlikte hareket edelim artık.