GÜNAYDIN/ TÜNAYDIN Değerli Okurlar;

“Zengin bir hatıralar mirasına sahip bulunan; beraber yaşamak konusunda ortak arzu ve istekte samimi olan; sahip olunan mirasın korunmasına beraber devam etmek hususunda iradeleri ortak olan insanların birleşmesinden meydana gelen topluma Millet denir.”

Atatürk, “Millet” i böyle tanımlar.

Atatürk, “Millet” i tanımladıktan sonra şöyle devam eder:

“Bu tanım incelenirse, bir milleti oluşturan insanların ilişkilerindeki kıymet, kuvvet ve vicdan hürriyetiyle, insancıl duyguya gösterilen saygı kendiliğinden anlaşılır. Gerçekte geçmişten kalan ortak zafer ve ümitsizlik mirası, gelecekte gerçekleştirilecek aynı program, beraber sevinmiş olmak, beraber aynı ümitleri beslemiş olmak, bunlar elbette bugünün medeni zihniyetinde diğer her türlü şartların üstünde anlam ve kapsam kazanır.

Bir millet meydana geldikten sonra, kişilerin devlet hayatında, ekonomik ve fikirsel hayatta ortak çalışması sayesinde meydana gelen milli kültürde şüphesiz milletin her ferdinin çalışma payı, katkısı, hakkı vardır. Buna göre aynı kültüre sahip olan insanlardan oluşan topluma millet denir dersek milletin en kısa tanımını yapmış oluruz.”

Atatürk Türk Milleti’ni şöyle tanımlar:

“Türkiye Cumhuriyetini kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir.”

Şüphesiz bu tanımlamada ırkçılığa asla yer vermeyen, "Ne Mutlu Türk olana" değil de,  "Ne Mutlu Türküm Diyene" diyen Atatürk’e göre, “Türkiye halkı” tanımı da şöyledir:

“Türkiye halkı ırk, din ve kültür yönünden tek vücut, birbirlerine karşı karşılıklı saygı ve özveri dolu duygular taşıyan ve yazgısı ile çıkarları aynı olan bir topluluktur.”

Atatürk’ün “Türk Dili” hakkındaki görüşlerinden bazılarını da hatırlayalım:

“Türk Milleti’ nin dili Türkçe’ dir. Türk dili dünyada en güzel, en zengin ve en kolay olabilecek bir dildir. Onun için her Türk, dilini çok sever ve onu yükseltmeye çalışır.”

“Türk dili Türk Milleti için kutsal bir hazinedir. Çünkü Türk Milleti geçirdiği sayısız felâketler içinde ahlâkının, geleneklerinin, hatıralarının, çıkarlarının, kısaca bugün kendi milliyetini yapan her şeyin dili sayesinde korunduğunu görüyor. Türk dili Türk Milleti’nin kalbidir, zihnidir.”

“Milliyetin çok belirgin niteliklerinden biri de dildir. Türk milletindenim diyen insan, her şeyden evvel ve mutlaka Türkçe konuşmalıdır. Türkçe konuşmayan bir insan Türk kültürüne, topluluğuna bağlılığını iddia ederse buna inanmak doğru olmaz.”

Ben, Atatürk’e inanmış, Atatürk ilke ve devrimlerini samimi olarak benimsemiş bir insanım.

Türk Milleti’ ne, Türk bayrağına saygısı olmayan bir insanın, (Atatürk’ün yukarıdaki sözlerinden hareket ederek) benimle yani Türk Milleti içinde ortak geçmiş ve ortak bir gelecek hayali içinde olduğunu düşünmüyorum.

Benimle birlikte beraber yaşamak konusunda ortak arzu ve istekte olmayan, Türkiye Cumhuriyeti’nin korunmasını düşünmeyen, yazgısı ve çıkarları benim yazgım ve çıkarlarımla örtüşmeyen bir insan, benim hakkımda ne düşünüyorsa, ben de onun hakkında onu düşünüyorum.

ATATÜRK, “Türkçe konuşmayan bir insan Türk kültürüne ve topluluğuna bağlı olamaz” diyor ya…

Atatürk’e ve söylediklerine inanıyorum.

Benim dilim de, duam da, rüyam da Türkçe!

Gününüz aydınlık, esenlik dolu olsun!

NE MUTLU TÜRK’ ÜM DİYENE!