Dünya’da her geçen gün önem kazanan sürdürülebilir şehirler veya topluluklar kavramı üzerinde çeşitli makale özetlerini paylaşarak sizleri bilgilendirmeye çalışacağım. Bu konuda o kadar çok yayın ve çalışma var ki. Ancak Yalova özelinde çok iyi çalışma yaparak bazı önerilerde bulunulabilir. Ben kendimi henüz çeşitli önerilerde bulunabilecek kadar yetkin bulmuyorum.

Amacım dünyanın uğraştığı bu konuya dikkat çekmek istiyorum. Burada asıl yazmak istediğim ise Yalova bu gelişmelerin neresinde… Giderek sürdürülebilir bir şehir olmaktan uzaklaşıyor muyuz. Sürdürülebilirlik kavramı her ile göre yada her bölgeye göre bazı farklılıklar gösteriyor. Yalova başta su sorunu olmak üzere  yakın gelecekte birçok sorunla karşılaşmaya aday bir il olarak çok hızlı bir şekilde gelişiyor.

İzmir için yapılan bir çalışmanın girişinde şöyle bir ifade yer alıyor;

Dünya Çevre ve Kalkınma Komisyonu’nun 1987 yılında yayınladığı rapora göre sürdürülebilirlik “bugünün gereksinim ve beklentilerini, gelecek nesillerin kendi gereksinim ve beklentilerini karşılayabilme olanaklarından ödün vermeksizin karşılayabilmek” şeklinde belirtilmiştir (WCED, 1987, s. 16). Sürdürülebilirlik kavramı üç ana başlık altında ele alınmaktadır ve bunlar sosyal, ekonomik ve çevresel sürdürülebilirliktir (Tuğdemir vd. 2016, s.342).

2005 yılında imazalanan Brüksel mutabakatında ise sürdürülebilirlik  kavramı aşağıdaki şekilde anlatılıyor.

“Avrupa’da Sürdürülebilir Topluluklar Üzerine Bristol Mutabakatı

Çeviri: Tuğçe Selin Tağmat

AB İngiltere Dönem Başkanlığı’nın 6-7 Aralık 2005 tarihlerinde İngiltere’nin Bristol kentinde düzenlediği AB bakanları düzeyindeki toplantıda, Sürdürülebilir Topluluklar Üzerine Bristol Mutabakatı kabul edildi. Mutabakat metni, Avrupa’daki farklı ölçekteki toplulukların sürdürülebilir olabilmesi için gerekli koşulları belirliyor ve iyi uygulamaların paylaşılmasını amaçlıyor. İngiltere Başbakan Yardımcısı John Precott Mutabakat’ın “tüm Avrupa vatandaşları için daha iyi mekânlara ulaşmakla ilgili” olduğunu belirtiyor. Yapılı çevre ve dolayısıyla da mimarlıkla doğrudan ilgili olan Mutabakat’ta sürdürülebilir toplulukları oluşturan temel özellikler kısaca, “Aktiflik, Kapsayıcılık, Güvenlik”, “İyi İdare”, “İyi Ulaşım”, “İyi Hizmet”, “Çevreye Duyarlılık”, “İyi Gelişim”, “İyi Tasarım ve İnşaat” ve “Herkes İçin Eşitlik” olarak açıklanıyor.”

“Sürdürülebilir şehirler, sosyal ve ekonomik açıdan kalkınmayı gerçekleştirirken aynı zamanda doğal kaynakları az tüketen ve yenilenebilir hale getirmeye çalışan yerleşim birimleri olarak tanımlanmaktadır.”

Gelecek haftaki yazımda bu anlatımlara göre Yalova’nın durumunu ele alacağım. Ancak şimdiden belirtmeliyim ki sürdürülebilirlik anlamında Yalova’yı büyük sorunlar bekliyor.

Bence Yalova henüz çok geç olmadan bu konuyu tartışmaya başlamalıdır.

İyi günler diliyorum.