Sevgili okurlarım. Yüce Allah hiçbir kavmi “Kendilerine peygamber göndermeden sorumlu tutmaz. Kendilerine peygamber gönderilmiş olan kimselere elbette soracağız. (peygamberlere karşı nasıl hareket ettiniz? Ve gönderilen peygamberlere de soracağız. (ümmetleriniz sizi nasıl karşıladılar? Şu ayeti kerimede bu manayı ifade ediyor: “O ahiret gününde Allah (u Teala Hazretleri) peygamberleri toplayacak. Size verilen cevap ne idi? (nasıl karşılandınız? Diyecek onlarda: “Bizim için ilim olmadı (biz bir şey bilmiyoruz) Muhakkak ki sen gaybı en iyi bilensin. (sen daha iyi biliyorsun nasıl karşılandığımız) diyecekler” (kaynak maide süresi 109). Sevgili okurlarım. Bu ayetler nedir? Duyuyor musunuz? Mevla Teala böyle bekliyor bizi. Alıp verdiğiniz tek bir nefesiniz dahi yoktur ki, Rabbimiz bizden haberdar olmasın yani Allah’ın izni olmadan hiçbir canlı nefes alıp veremez. Ve Allah’ın huzurunda bu kadar çanaklar kırmak, bu kadar sütler dökmek yakışıyor mu? Allah’ın huzurunda onun sevmediği işleri yapmak ister genç ol, ister ihtiyar, ister zengin ol, ister fakir yakışmaz! O’nun ihsanı olan yiyecekleri ye, elbiseleri giy, Allah’ın yerden çıkardığı suları iç topraklarında gez, onun dünyasında rahat et, sonra ona isyan et. Bu olacak şey mi? Sevgili kardeşlerim. “Elbette Allah2ın bizlere göndermiş olduğu peygamberlere ümmetlerinin nasıl hareket ettiğini ilim ile beyan edeceğiz ve biz onlardan gaibler olmadık.” Allah’a insanların hallerinden ve amellerinden hiçbir şey gizli değildir. Mevla buyuruyor ki” gaib değil hazırız. Kainatın her zerresiyle hazırız. (beraberiz)” Mevla Teala meleklerle beraberdir, insanlarla beraberdir aynı anda her zerre ile beraberdir. Ya Rabbi! Huzuruna layık edeple bizleri edeplendir bizi. Sevgili kardeşlerim günahlar ve sevaplar tartılacak. “Ahiret gününde, kulların sevabını tartacak mizan haktır. (yani kulların iyi ve kötü amellerini tartacak olan mizan ahiret gününde olacaktır.) kimin artısı gelecek ise işte onlar, felaha kavuşacaklardır.” Her kiminde artısı hafif gelirse işte onlar, ayetlerimize zulm eder olmaları sebebiyle nefislerini hüsrana düşmüş kimselerdir.” Bu kadar Müslüman millet, bu nefsi emareyi memnun etme telaşı içinde, mizanı da unuttu, sıratı da unuttu. Şu insanın gafletine bakın. Halbuki insan hep kazanabilir, mizanını doldurabilir. Sevgili kardeşlerim bu can bu bedende iken gelin Yaradan’ımıza yalvarmak mümkün iken, yanı Mevlanın huzuruna elimiz boş olarak çıkarsak yüzümüz kara olmaz mı? Allah kendine kul Resulüne ümmet olmayı kabul etsin. Amin