GÜNAYDIN Değerli Okurlar,
Dünyada genel ya da bölgesel olarak meydana gelmiş bir afet olayı, inanç sistemi içinde, günah kavramıyla açıklanabilir mi?
Yani, insanlar günah işledikleri için bu afet olaylarıyla karşılaşmış olabilirler mi?
Tam burada dünyada meydana gelmiş birkaç afet olayını hatırlamanın zamanıdır.
Endonezya’ nın Lampung bölgesindeki Rakata Adası’ nda bulunan volkanın adı “Anak Krakatoa” dır. Anlamı “Volkanın Oğlu” dur. 1883 yılındaki 5 bin kilometre uzaktan duyulan büyük patlamada 36 binden fazla insan hayatını kaybetti. Patlama sonunda insanlık tarihinin en büyük tsunamilerinden biri meydana geldi, dalgaların yüksekliği 100 metreye yaklaştı. Etkisi tüm dünyada 5 yıl boyunca hissedildi.
Şimdi burada hayatını kaybedenlerin tamamı inancı olmayan insanlar mıydı?
Ya da hayatta kalmayı başarabilenlerin inançları tam mıydı?
Pek çok kimse, ya da kimi çevreler, yıllar öncesinden gelen adetle, (sel baskını, tsunami, deprem, pandemik salgın, vb) doğal afetleri inançsızlara ya da zayıf inançlılara Allah’ ın verdiği bir ceza olarak yorumluyor.
Pompeii, İtalya’ nın Campania bölgesinde, Napoli il merkezine yakın antik bir yerleşim yeri…
79 yılı Ağustos ayı içinde birbirini takip eden küçük çaplı depremlerden sonra 24 Ağustos günü Vezüv Yanardağı faaliyete geçti; önce şiddetli bir deprem, ardından volkanik kül ve cüruf, Pompeii kentini tamamen örttü, koca bir kentte sağ kalan olmadı. Sadece küçük depremler arka arkaya gelirken korkup şehirden uzaklaşanlar kurtuldu.
İlginçtir, volkanın lav püskürtmeye başladığı gün, “şehrin koruyucu ruhları adına” bir festival vardı.
Burada da depremler başlayınca bölgeden kaçanlar günahsız, bölgede kalıp hayatlarını kaybedenlerin hepsi günahkâr mıydı?
Günahsız fakat hasta ya da çok yaşlı oldukları için tehlikeli bölgeden uzaklaşamayanlar volkanın püskürttüğü lâvlar altında kaldıkları için günahkâr mı sayılacaklar?
23 Ocak 1556’ da, Kuzey Çin’ de gerçekleşen 8 ölçeğindeki depremde 830 bin kişi hayatını kaybetti.
30 Ekim 1876’ da, Bengal Körfezi’ nin güneyinde büyük bir şiddetle sahile vuran dalgalar nedeniyle 215 bin kişi kayboldu.
1970 yılında, Bengaldeş’ te gerçekleşen Bhola kasırgasında 500 bine yakın insan hayatını kaybetti; bölgedeki evlerin %85’ i yıkıldı.
Myanmar’ da 2 Mayıs 2008’ de meydana gelen Nargis kasırgasında 100 bini aşkın insan hayatını kaybetti.
1999 Gölcük ve devamında Düzce depreminde, pek çok konut, işyeri ve cami ya yıkıldı ya da büyük hasar gördü.
Düşünelim, doğal afetler inanç mantığıyla nasıl değerlendirilir?
Ya da değerlendirilebilir mi?
SON SÖZ:
İnsanın en değerli varlığı aklıdır. Düşünüp sorgulamak, insan olmanın en belirgin özelliğidir!
İnsanları akıl yürütmeye çağıran Kuran-ı Kerim der ki:
“ Hakkında kesin bir bilgi sahibi olmadığın bir şeyin ardına düşme!” ( İsra/ 36)
“ Allah akıllarını kullanmayanları murdar kılar.” ( Yunus/ 100)
Gününüz aydınlık ve esenlik dolu olsun.
NE MUTLU TÜRK’ÜM DİYENE!