31 Mart 2024 tarihinde yapılacak yerel seçimlere 27 gün kaldı.

Önümüzdeki seçimler yerel seçim mi yoksa genel seçim midiye yapılan propagandalara baktığımızda insanın aklı karışıyor.

İstanbul'un en güçlü adaylarından biri şöyle propaganda yapıyor. ‘’31 Mart’ta Gazze’deki mazlumlar sevinecek. Gazze’de elini bize uzatan mazlumlar sevinecek. Gazze’li yavrularımız sevinecek.’’

Diğer aday ise sanki Belediye başkanlığına değil önümüzdeki dönem parti başkanı olacak düşüncesi ile propaganda yapıyor.

İktidar partisinin genel başkanı ise yerel seçimlerde partisine destek için halka seslenişinde emeklilere sabır etmelerini, önümüzdeki yıllarda gelirlerinde iyileştirme yapılacağını vaat edip, naylon poşet yerine bez poşet vermeye başladıklarını da beyan ediyor.

Muhalefet partisinin geçmiş dönem başkanı ise yerel seçimlerde adaya destek olmak yerine genel başkanlığına geri dönmek için çalışmalarını sürdürüyor.

Vatandaşın oy tercihlerinde sosyal medya ve görsel medya önemli bir yer tutmakta. Bunu bilen siyasiler, propagandalarını genel seçimlerdeki başarı çizgilerine veya mevcut durumu korumalarına göre propaganda yapıyorlar. Seçimler yerel değil genel seçim düzeyinde, kutuplaşmaları arttırarak, taraftarları konsolide ederek sürüyor. Bu durumda yerel seçimler insanların yaşadıkları mahalle ve şehirde ihtiyaçlara, sorunlara çözüm sağlayacak doğru adayları seçmenin dışına doğru kayıyor.

İktidarın Gazze konusunu bir süre ağzına almadığı medyada eleştiri konusu olmaya başlayınca, oy kaybı yaratacak endişesi ile iktidarın belediye başkan adayı seçim propagandalarına Gazze konusunu da ilave etti. İçi boş bir söylem ile.31 Martta Gazze sevinecek. Sevinecekte nasıl sevinecek. Belediye Başkanının bu konuda ne yapma yetkisi var, gerçekten İçi bomboş bir söylem.

Diğer belediye başkan adayı ise propagandalarına baktığınızda sanki seçildikten sonra İstanbul’a belediye başkanı değil, parti genel başkanı olacak.

İktidar partisinin genel başkanı ise son 5-6 yıldır kendi döneminde iyicene eriyen emekli maaşları için sabır istiyor. Vatandaş bıraktı emekli maaşlarının gayrisafi hasıladan hak ettiği payı almasını, mevcut durumunu koruyabilme derdinde. Çünkü her geçen yıl erime aleyhlerine artarak devam ediyor.

Birde yenilmeye doymayan muhalefetin eski başkanı var ki, halen parti başkanlığına geri dönme peşinde. Önümüzdeki seçim yerel seçim Pazar günü kahvaltı yaparken karşımdaki manzaraya bakıyorum.

Önümüzdeki seçimler yerel seçim.

Adnan Menderes Mahallesi, bizim en çok kullandığımız adı ile Hacı Mehmet Ovası. Oradaki vatandaşın nezih bir semt diye milyonlarca lira verip satın aldığı bir yer. Yalova’da isim yapmış bir hastahanesinin arka tarafına yapılan bir çöp toplama yerine, çöplüğe bakarak kahvaltı yapıyorum.

Şu anki hastahanenin sahibi bildiğim kadarı ile Yalova dışından gelmiş bir sermayedar. Allah bol kazanç versin. Dışarıdan şehrimize gelecek her türlü yatırımın yanındayız. Ancak çöplük yaptığı yer orada oturan mahalle sakinlerinin yeni manzarası.

Bu çöplük ile ilgili şikayetler  Cimer’e  yapıldı, Belediye ile görüşüldü. Bildiğim kadarıyla Çevre ve Şehircilik Müdürlüğünü’ne de iletildi. Çöplerin içinde tıbbi atık olma ihtimali nedeniyle çöp toplayanlarda yaklaşamıyor.

Belediye ise bu çöplüğü yarım saate yakın bir sürede gürültü patırtı içinde sürekli toplama hizmeti veriyor. Birden fazla şikayet var ama kazanan mahalle sakinleri değil sermayedar, kazanan rant.

Yerel seçimlerde oy verecekler Yalova’da ikamet etmeyen sermayedar değil orada yaşayan mahalle sakinleri. Mahalle sakinleri haklı şikayetlerini dahi sonuçlandırmayan bu duruma bugün sandıkta son vermez iseler ne zaman verecekler?

Verdiğim örneğe fazla takılmadan, bu yazının bir şikayet konusu olmadığını belirterek, konuyu yerel seçimlerde gösterilmesi gerektiğini düşündüğüm hususlara bağlayacağım.

Düşüncem, önümüzdeki yerel seçimlerde bizim günlük yaşamamıza olumlu katkı, kolaylık sağlayacak ve bu konuda bize güven verecek belediye başkanı ve meclis üyelerine oy kullanmamızdır.

Belediye başkanlarının yanlış yaptığı yerde başkanı onaylayacak değil, doğru yolda yönlendirecek meclisi seçelim. Genel bütçeden aldığı payı adalet ile dağıtacak, yatırımlar yapacak il genel meclisi adaylarını seçelim. Matematiksel değil, inandığımız doğrulara hizmet edecek liyakatli, güvendiğimiz yerel adaylara oy verelim.

Son olarak; genel seçim propagandalarına bakarak yerel seçimlerde oy kullanan vatandaşlarımız, 31 Mart tarihinden sonra belediye başkanına veya meclis üyelerine, emekli maaşlarımız aratacak mı veya Gazze’deki çocuklar neden ölüyor diye soramazsınız. Sorsanız dahi alacağınız cevap bu konu bizim ile ilgili değil, milletvekillerine gidin olacaktır.