GÜNAYDIN Değerli Okurlar,

Zaman zaman, bazı azınlık çetelerinin Anadolu’da veya dünyanın çeşitli ülkelerinde Müslüman Türkler’ e karşı yaptıkları katliamlardan bahsediyorum. Amacım kin ve nefret duygularını beslemek değil. Düşmanlarımızı bağışlayalım, onlara elimizi uzatalım ama geçmişte olanları asla unutmayalım.

Sözde Ermeni soykırımını ileri sürerek, tarihi sahtekârlıklarla dünyanın gözünü boyamaya çalışan, tarihi bilgiden yoksun ya da tarihi özellikle çarpıtan diaspora Ermeniler 'in eylem ve istekleri bitmek bilmiyor. Ancak, burada dikkati çeken husus, Ermeni isteklerinin Türkiye'den uzaklıkla orantılı olarak artması...

Türkiye’den binlerce km. uzakta bulunan, çoğunluğunun Türkiye’yi hiç görmediği Ermeniler, sözde soykırım iddiasında bulunurken, Türkiye’deki Ermeniler, son derece mutlu ve huzur içinde yaşıyorlar. Hiçbir iddia ve talepleri yok.

50 000 civarındaki Ermeni vatandaş, hiçbir fark gözetilmeksizin, Türk vatandaşlarının sahip oldukları bütün hak ve özgürlüklerden eşit olarak faydalanıyorlar.

Zaman zaman, Ermeni teröristlerce, yurt dışındaki Türkler’ e yapılan saldırı ve cinayetlerde Ermeni adının kullanılması, Türkiye’deki Ermeni vatandaşlar için ayrı bir ıstırap kaynağı oluyor.

Artin Penik adını hiç duydunuz mu bilmiyorum. Artin Penik, 1921 yılında Türkiye’de doğmuş Ermeni kökenli bir vatandaşımız. ASALA' nın 7 Ağustos 1982 günü Esenboğa Havaalanı'nda düzenlediği saldırı sonucu 8 kişi hayatını kaybetmiş, 72 kişi yaralanmıştı.

Bu saldırı sonrasında, ASALA' nın eylemlerine tepki olarak Artin Penik isimli vatandaşımız, kendini yaktı. 11 Ağustos 1982 günü, gaza buladığı elbisesiyle İstanbul Taksim Meydanı’ na geldi. Elindeki mektubu anıtın önüne bıraktı. Kaşla göz arasında elindeki kibriti çaktı ve kendini yaktı. Güvenlik güçleri, Ermeni vatandaşın üzerine atlayarak alevleri söndürmeye çalıştılar.

Mektupta şunlar yazıyordu:

“ Patrikhane ve Türkiye’deki bütün Ermeniler namına sizi protesto edip, kendimi yakıyorum. Size sesleniyorum ASALA canileri. Masum insanları arkadan kahpece öldürmekle, bu işler halledilemez. Siz emperyalistlerin oyununa geliyorsunuz. Size tarihi yanlış anlatıyorlar. O zaman da emperyalistlerin oyunuyla yüz binlerce insan kayıp oldu. Kendinize gelin. Sizi kandırıyorlar. Şurada birkaç bin Ermeni kaldı. Bunları da mı yok etmek istiyorsunuz? Fakat buna asla muvaffak olamayacaksınız. Bugün nasıl kardeşçe geçiniliyorsa, bundan sonra aynen devam edecek. Fakat siz kahpece günahsız insanları öldürmeye devam ederseniz, size yeminle söylüyorum, kökünüz kazınacak. Kendinize gelin. Bizim bildiğimiz Ermeni mert olur. Kahpece arkadan masum insanları öldürmez. Biz, sizleri Ermeni olarak kabul etmiyoruz. Lanetliyoruz. Fransa’nın resmi Reisicumhuru Ciskar, sizi de Ermeni olarak lanetliyoruz. Zamanında rey avcılığı için yaptıklarına göz yummasaydın, bunlar şımarmazdı. Bu hale gelmezlerdi. Yazacak çok şey var, lüzum görmüyorum.

Zamanı gelirse, Türk ulusu sizin cezanızı verecek. O zamandan bu güne kadar ölenlerin canına rahmet diler, yakınlarına sabırlar ve başsağlığı dilerim. Bütün Türkiye’deki vatandaşların sabırlı olmalarını Allah’tan dilerim. Saygı ve hürmetle hepinize elveda… Artin Penik. “

Ağır şekilde yanan Artin Penik, yoğun bakıma götürülürken, titreyen dudakları arasından, “ 61 yaşındayım. Dedelerim Türkiye’de doğmuş. Ben doğma büyüme Türkiyeliyim” diyordu.

Yoğun bakımda, kendisine uzatılan mikrofona aynen şunları söyledi:

"...Ben yurtdışında yaşadım. Amerika'ya gittim. Bunları tanıyorum. Bütün bunlar emperyalistlerin oyunudur. Kalkınan Türkiye'yi karıştıracaklar. Bunların gayeleri (Türkiye'deki) Ermenileri rahatsız etmek, vurdurtmak, öldürtmek... Böylece dünya kamuoyu önünde Türkiye'yi kötülemek... Kararım önce, Fransız Konsolosluğu önünde intihar etmekti. Zira olaylar bunlarla başladı. Eğer Fransa, bu terbiyesizlere cezalarını o zaman vermiş olsaydı, bunlar bu kadar şımarmayacaklardı. Bunlar göz yumdular, bu hale getirdiler. Önce, Fransız Konsolosluğu önünde intihar edecektim. Düşündüm ki, zaten bunlar onları tutuyor. Daha kötü olur diye vazgeçtim. Çok ama çok sevdiğim Atatürk' ün huzurunda intihar etmek istedim. Kimseye danışmadım. Kendi kendime yaptım. Vatanım uğruna her şeyi yaparım. Yabancı ülkelere yalvarıyorum. Bu anarşistlerin köklerini kazısınlar. Yoksa bu ülkeler bunlardan zarar görecekler. Anarşist, suç işleyip yakalanır da, onların ufak tefek tehditleriyle bunları ört bas ederlerse, sonunda bu silâh bir gün onlara çevrilir. Burada kardeş gibi yaşıyoruz. Vatanım için canım feda olsun."

Artin Penik' in 2 saate yakın süren ameliyatı sırasında, bütün yanık derisi ayıklandı ama ne yazık ki kurtarılamadı.

Penik, 15 Ağustos 1982 günü, Cerrahpaşa Tıp Fakültesi’nde hayatını kaybetti. Cenazesi 18 Ağustos 1982 tarihinde Surp Asdvadzadzin Patriklik Kilisesi'nde Patrik Şınorhk Kalustyan'ın yönettiği törenin ardından Balıklı Ermeni Mezarlığı'na defnedildi.

Saygı ve rahmetle anıyorum.

Gününüz aydınlık ve esenlik dolu olsun.

Ne Mutlu Türk’ üm Diyene!