GÜNAYDIN Değerli Okurlar,
Marmara Denizi güneyinde,  günümüzde Yalova ili Altınova İlçesi Hersek(eskiden köy) Mahallesi ile daha güneydeki İznik Gölü arasında uzanan, Yalakdere Vadisi olarak adlandırılan vadideki tarihî yolu kontrol eden, Hersek’ ten 7 km, Ayazma (Soğuksu) köyünden 2 km mesafede,  150 rakımlı tepenin zirvesinde, yaklaşık 150 x 200 metre ebadında bir kale kalıntısı vardır.
Bu kale, değişik kaynaklarda Çobankale olarak adlandırılmakta ve Osmanlı’ nın ilk günlerindeki Koyunhisar Muharebesi ile Osmanlı Devleti’ nin kuruluş tarihi olarak kabul edilen Bafeus Muharebesi ile ilişkilendirilmek istenmektedir.
Birkaç gün, arka arkaya yazacağım değerlendirmelerle bu kaleden söz edeceğim ama en son söyleyeceğimi ilk başta belirteyim. Bu kalenin ne Koyunhisar Muharebesi, ne de Bafeus Muharebesi ile ilgisi vardır.
Kalenin yapım tarihi kesin olarak belli değildir. Cenevizliler tarafından (henüz belirlenemeyen bir tarihte) yapıldığı ileri sürülürken; 
İngiltere doğumlu Amerikalı Prof. Dr. Cliv Foss, Ankara İngiliz Arkeoloji Enstitüsü yayını olan “Survey of Medieval Castles of Anatolia II Nicomedia” (Anadolu’ da Ortaçağ Kaleleri: İznik) adlı eserinde, kalenin İmparator Alexius tarafından 1087 yılında yapıldığını ileri sürer. 
Clive Foss’ a göre kalenin adı “Xerigordos” tur. Kitabın orijinal metninde bu adın yanında parantez içinde “Çobankale” adı da geçiyor.
Bitinya kaleleri üzerinde araştırma yapmış olan bir diğer kişi de Jacques Lefort’ dur. Lefort da, bu kaleden “Çobankale” olarak söz eder.
İngiliz Arkeolog Sir Charles Felloows’un 1836 tarihli “Map of Part of Asia Minor” adlı gezi güzergâhını gösteren haritada, “Choban Kalasy” ( Shepherd’s Castle) olarak geçer.
Prof. Dr. Halil İnalcık,  “...Çobanlar buraya sürüleriyle dinlenmek için geldiklerinden, adı Çobankale olmuştur. Koyunhisarı, Osmanlı geleneğinde bu bağlantı içinde, bizim Çobankale’miz olmalıdır. ...İmparator Manuel Komnenos (1143-1180), Pylai Kalesi ‘ni ve surlarını inşa ettirdi. Kıyı ovasına uzanan vadideki bizim Çobankale ya da Koyunhisarı, bu yeni inşa edilen ya da onarılan kalelerden biri olmalıdır” der. 
İmparator Alexius’ın kızı Anna Comnena’nın yazdığı kitapta, bu kaleden “Xerigordos” diye söz edilir.   Ancak Xerigordos’ un lokalize konusu önemlidir. Örneğin Anna Comnena’ yı çeviren yazar Bilge Umar, Xerigordos’ u lokalize edemediğini(yani yerini belirleyemediğini)  belirtmiştir. 
Steven Runciman’ın “Haçlı Seferleri Tarihi” isimli kitapta da Çobankale olarak tanımlanan, kalenin adı “Ksegordon” diye geçer. O da, kalenin İznik’ ten daha ileride olduğunu ileri sürer. 
“Exploration in Ottoman Prehistory” adlı kaynakta sözü edilen kalenin adı, “Telemai” dır. (Rudi Paul Lindner, Universty of Michigan Press, 2007, sayfa 116)
Dönem tarihçisi Arnakis’ e göre de kalenin adı “Telemaya” dır. 
“Chronologie de la Premiere Croisade, 1094- 1100”, adlı kaynakta adı “Xerigordos” tur. (Heinrick Hagenmer, Georg Olms Verlog Hildesheim, New York, 1973, Sayfa 39)  
Kısacası Yalakdere Vadisi’ nde bulunan ve Samanlı Dağları’ nda kuzeye doğru vadiyi kontrol eden konumdaki kale, kimi tarihçiler tarafından Çobankale, Koyunhisar, Xerigordos, Telemaya gibi adlandırılmaktadır.
IX. yüzyılda Roma/Bizans- Arap savaşları sırasında, Kilikya ya da Toros Dağları’ ndaki geçitlerle, imparatorluğun başkenti Konstantinopolis arasında, günümüzdeki telgraf haberleşmesine benzer bir ışıkla/ ateşle/ alevle haberleşme sistemi kurulmuştu. 
İmparatorluğun güney sınırlarına bir Arap saldırısı olduğunda, hemen bu sistem devreye giriyor, yakılan ateş veya ışıklarla dağdan dağa işaret verilerek haber hemen başkentte ulaştırılıyordu. 
“The Byzantine Empire’s Beacon System” adı verilen işaretle haberleşme sisteminde Adana civarındaki Loulon Kalesi ile başlanıyor, takiben Mount Argeos- Mount Samos- Kastron Aigilon- Mount Mamas-Mount Kyrizos- Mount Mokilos- Mount St. Auxentios( KayışDağı) u takiben haber Heliakos tou Pharou (Kutsal Saray)’ ya yani imparatorluk sarayına ulaştırılıyordu.
Ramsay, Mokilos’ u Samanlı Dağı’ nda olarak değerlendirmektedir; “The Byzantine Empire’s Beacon System Connecting The Cilician Gates With Constantinople in the 9th Century” adlı tabloda, Mokilos, günümüzdeki coğrafî konumda gözükmektedir.
Anna Komnena’nın verdiği hisar adları arasında, İznik Gölü kuzeyinde Kyr Georgios da vardır. Bu kale halen “Çobankale” olarak adlandırılan kale kalıntısı olmalıdır; 1081-1118’ de varlığı kesinleşiyor.
(Devam edeceğiz.)