Alım gücümüz ne yazık ki her geçen gün geriye gidiyor. Maaşlara yapılan zamlar daha cebe girmeden enflasyona yenik düşüyor ve eriyor. Ekonomimizin düzelmesi için atılması gereken adımlar belli. Buradan ekonomistlerin alanına girerek açıklama yapmam tabi ki doğru değil. Ancak iyi bildiği tarım ve hayvancılık konusunda Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK)’nun son açıkladığı veriler üzerinden neden hayvansal gıdalara erişemiyoruz kısaca aktarmak istiyorum.

Malum, Millet İttifakı Cumhurbaşkanı Adayı Sayın Kemal Kılıçdaroğlu sosyal medyadan yaptığı video paylaşımında tek bir soğan ile verdiği mesaj gündem oldu. Cumhur İttifakı kanadı teknoloji hamlelerini öne sürse de gerçekte vatandaşının gündeminin Sayın Kılıçdaroğlu’nun gösterdiği soğan olduğu açıkça yansıdı. Hal böyle olunca TÜİK bu duruma ne diyor acaba deyip inceledim.

TÜİK Tarım Ürünleri Üretici Fiyat Endeksi raporuna göre Tarım-ÜFE mart ayında bir önceki aya göre %1,79, bir önceki yılın aralık ayına göre %20,51, bir önceki yılın aynı ayına göre ise %106,77 oranında artmış. 12 aylık ortalama ise %142,37.

Mart ayında endekste baz alınan 45 kaleminde yani yarısından fazlasında artış olurken, 5 kalem ise aynı kalmış. Yani tarım ürünlerine erişimimiz her geçen gün zorlaşmaya devam etmiş, etmeye devam ediyor.

Hayvansal ürünlerle ilgili verileri incelediğimizde ise bir önceki yıla göre süt miktarı %2,5 artış göstermiş. Ancak geçtiğimiz ay içerisinde toplanan süt miktarı %9,2 oranında azalmış. %2,5 artış gözükse de tereyağı üretimi %30, ayran üretimi %5,8, yoğurt üretimi ise 1,6 oranında azalmış. İçme sütü miktarı ise bir önceki aya göre %8,5 oranında düşmüş.

Sebebine gelince; tarımda engellenemeyen artışın maliyetlere yansıması dolayısıyla, damızlık hayvanların ve süt ineklerinin kesime yollanması en büyük etken. İnsanların alım gücündeki zayıflık nedeniyle bu ürünlere olan ilginin de azalması bir başka faktör. Dolayısıyla geleceğimiz olan yavrularımızın yeterli beslenememesi sonucu ortaya çıkan en büyük problem.

Kümes hayvancılığında da durum farklı değil. Eskiden en çok tercih edilen tavuk bugün fiyatları nedeniyle el yakar hale geldi. İnsanlar artık tavuk etine değil çorba yapabilmek için tavuk kemiğine ulaşmaya çalışıyor. Üretim azaldığı için kesim azalıyor bu da rakamlara yumurta üretiminin artışı olarak yansıyor. Ancak pazarda yumurtanın da şu an karşılığı yok çünkü koli ile değil insanlar artık yumurtayı da taneyle almayı tercih ediyor.

Mutfakta yangın var ve bu yangın maaşlara yapılan göstermelik zamlarla sönmüyor. Bu yangının sönmesi için yapılması gereken en alttan başlayarak her alanda üretim politikasının değiştirilmesi. Ulu Önderimiz boşuna “Köylü milletin efendisidir” dememiş. Bunu köylünün üretim yaparak şehirdeki insanları yetiştirdiği ürünlerle buluşturduğu için demiş. Bu söz yeniden bize yol gösterici olmalıdır. Bilinçsizce imara açılan tarım arazi talanına son verilmeli. Köylülerimizin yeniden üretime dönmesi teşvik edilmeli.

Gıdadan sanayiye, teknolojiden sağlığa aklınıza gelen her konuda dışa bağımlığımızı azaltmalı ve yeniden devletin kanadının altında kendi tesislerinde kalkınmalıyız.

Maalesef bugün gündemimiz soğan yani geçim sıkıntısı ama yarın gündemimizin kalkınma olmasını sağlamak da bizim elimizde.

Sevgi ve saygılarımla…