Geçtiğimiz hafta sonu TÜBADEF, Tüm Bağımsız Denetçi Dernekleri Federasyonun düzenlediği çalıştaya Yalova ilini temsilen  MMMBD yönetim kurulu üyesi Nuran Uzun turan ile birlikte katılım sağladık.

TÜBADEF Yönetim Kurulu başkanı Bahri Olgun’a ve yönetim kurulu üyelerine Yalova ilimizi tercih ettiklerinden ve çok değerli katılımcıları ile düzenlenen çalıştayın Mali Müşavirlik mesleğine sağladığı katkılar için meslektaşlarım adına teşekkür ederim.

Çalıştayın zamanı, uzatılan ve maalesef yetiştirmek için bugünde devam eden Kurumlar vergisi beyan döneminde olduğu için katılımcıların çoğu yorgundu. Bütün bunlara rağmen bu yoğun günlerde  katılımcılara zaman ayırıp sağladıkları katkılar için takdir ve teşekkür etmek istiyorum.

Çalıştayda önemli gördüğüm birkaç konuyu paylaşmak istiyorum.

Türkiye ekonomisinin kayıt dışı ekonomi modeli ile büyümeye çalıştığı, neredeyse iki yılda bir çıkarılan aflar ile stok affı kasa affı adı altında %3 ile vergi toplanmanın tercih edildiği, vergi gelirlerinin büyük bir bölümünün harcamalardan alınan vergilerden oluştuğu, geri kalan dolaysız dediğimiz vergilerin ise neredeyse 2500 adet şirketten tahsili ifade edildi. Vergi gelirlerinin denetimden uzak,  bu şekilde tahsilinin tercihi nedeniyle, Mali Müşavir, Yeminli Mali Müşavir, Bağımsız Denetçi mesleklerinin hak ettiği yeri ve verdikleri hizmetin karşılığını alamamakta olduğu çalıştaya katılanların ortak görüşü idi.

Türkiye’de Ocak 2024 tarihi itibarı ile toplam işyeri sayısı 2.150.681, tek işçi çalıştıran işyeri sayısı 815.935, bin kişi çalıştıran işyeri sayısı 615, öz kaynakları yetersiz zombi şirket diye adlandırılan işletmeler ise %13 oranında.  Zombi şirketler, normal faaliyetlerinde kar etmeyip, personel sigorta primini dahi ödeyemeyerek, devlet desteği, teşvikler ile yaşamaya çalışan, vergi aflarını takip eden şirketlerden oluşmakta.  Ekonomiyi ayakta tutan işletmelerin yapısı bu şekilde devam edeceği, gelir dağılımındaki dengesizliği sağlayan harcamalardan alınan vergiler ile sürdürülen bu kısır döngünün ileriki yıllarda da devam edeceği ve kayıt dışılığın her geçen gün artacağı öngörüsü ve endişesi çalıştaya hakimdi.

Denetim faaliyeti hizmeti veren ve üst kuruluş olarak TÜRMOB’a üye Serbest Muhasebeci, Serbest Muhasebeci Mali Müşavir, Yeminli Mali Müşavir, Bağımsız Denetçi ünvanlarının sadeleştirilmesi, mesleğin denetim mesleği olduğu ve denetçi ünvanı altında uzmanlaşmalara gidilmesinin ve bu konuda yasal düzenlemelerin yapılması gerektiği katılımcıların ağırlıklı görüşü idi.

Özetle, denetimsiz bir ekonominin çıkmazdan kurtulmasının imkansız olduğu, denetimin de ancak 131 bini aşan MALİ MÜŞAVİRLİK denetim mesleği ile sağlanacağı gerçeği tüm çalıştayın ana fikrini oluşturdu.

Çalıştayın kapanış bölümünde TÜBADEF Yönetim kurulu başkanın söylemleri ve meslektaşlarımdan aldığım enerji, hayatın devam ettiği, ülke için, mesleğimiz için mücadeleye devam edileceğindeki arzu ve isteği idi. Bu ülke için vatansever olduklarına kefil olabileceğim çalışkan mücadeleden kaçmayan meslektaşlarım çözüm sizde. İyi ki varsınız.

Çalıştayın birinci bölüm sonunda ev sahibi olarak katılımcılarına tüm meslektaşlarımız adına şehrimize hoş geldiniz demek için söz aldıktan sonra katkı sağlamak için kendi görüşlerimi aktardım.

Mali müşavirlere iş sağlayanlar, başta Gelir idaresi olmak üzere  ekonomik faaliyetin içinde olan bütün kurumlardır. Bizim gerçeğimiz ise, meslek mensubuna iş sağlayan kurumlara, mükelleflerinin uymak zorunda oldukları yüksek cezalar ile sonuçlanan angaryalar için kalkan görevi üstlendiğimizdir.  Mükelleflerin bağlı oldukları esnaf ve ticaret odalarının vermesi gereken mücadeleler de meslek odalarımız tarafından verilmektedir. Bu bakış açımızı artık değiştirmemiz gerektiğini, mükellefe yüklenilen her angaryanın bizim için gelire dönüştürülecek iş olduğunu çalıştaya ifade ettim.

Yeni uygulamaları, karşılığı olan birer hizmet olarak kabul etmediğimiz, mükellefe kalkan olduğumuz sürece, oklar bizim canımızı acıtmaya devam edecektir.

Mükellef meslek mensubu için müşteridir. Yaptığı hizmetin karşılığının alması ise kaçınılmazdır. Bu nedenler ile artık üst birliğin matbu sözleşmesi ile iş kabul etmek yerine haklarımızı koruyacak yapılacak işin niteliğini etraflıca açıklayan, cezai şartlarının hukuk önünde geçerliliği olan, işletmelere özel sözleşmeler yapmamızın zamanı gelmiştir.

Son yıllarda işletmelerin karlılıkları artar iken mali müşavirlerin hizmetlerinden aldıkları pay azalmakta, ilgili kurumların, sonuna sis koyarak çalışmayan sistemleri uygulamaya geçirmesi nedeniyle ise karşılığını almadığımız için angaryalar, angaryalarımız artmaktadır.

Son olarak artık meslek örgütümüzün beyan sürelerini uzatmak, angaryalardan şikayet etmekten kurtulup, kayıt dışı ekonominin son bulması,  vergi yasalarının vergi adaletini sağlayacak şekilde değişmesi gibi talepleri seslendirmesinin zamanıdır.  Bu ülkenin vatandaşlarının sivil toplum kuruluşlarımızdan beklentisi, gelir dağılımındaki eşitliğin sağlanması, ekonominin denetimden geçen sağlıklı bir ekonomi olmasını için mücadele etmeleridir.