Kıymetli okurlarımız; iki haftadır ne yazık ki gündemimiz deprem. 6 Şubat’ta Kahramanmaraş merkezli yaşanan iki deprem Elazığ’ın da eklenmesiyle birlikte 11 ili etkiledi. 40 bini aşkın vatandaşımızın hayatını kaybettiği depremlerde 13 milyondan fazla insanımız mağdur oldu. Yaraların biran evvel sarılması tabi ki önceliğimiz ancak bölgede tarım ve hayvancılığın devam edebilmesi içinde acil önlemler alınması gerekiyor.

Depremde can kaybının yanı sıra çok fazla miktarda da mal kaybı yaşandı. Çiftçilerimizin araç ve gereçleri enkaz altında kaldı. Büyük ve küçükbaş hayvan yetiştiricilerimizin ahırları yıkıldı. Yetiştiriciler ve üreticiler bir yandan canlarını kurtarmaya çalışırken bir yandan da hayvanlarının derdine düşmüş durumdalar.  Türkiye’nin büyükbaş hayvan varlığının %12’sinin, küçükbaş hayvan varlığının ise %16’sının bulunduğu deprem bölgesinde henüz net rakamları bilmesek de kayıp oldukça fazla. Bölge tarım ve hayvancılığı olumsuz yönde etkilemiş durumda ve toparlanmanın ciddi bir süreç alacağı görülmekte. Bölgedeki sıkıntılar ister istemez yetiştiricileri bu işi bırakmaya itiyor.

Deprem bölgesinin dışında bulunan bizler elimizde geldiği kadar yetiştiricilere destek olmak istesek de bu konuda ciddi atımlar atılması gerekiyor. Bölge ile sürekli iletişim halindeyiz. Yem tedarikinde ve süt satışında önemli sorunlar var. Sorunlar nedeniyle besiciler hayvanlarını satma yolunu tercih ediyor. İşte bu tam da bu sebeple hükümet bu işe el koymalı ve hayvanlarını satmak isteyen üreticilere yardımcı olmalı. Çünkü bölgeden gelen haberler fırsatçıların hayvanlarını satmak isteyen yetiştiricilerin hayvanlarını çok düşük fiyatlarla alıyorlar. Bu nedenle depremin ardından birde insanların alın terleri yıkıntıların altında kalmamalı.

Yetkililerce açıklanan destek sözleri ivedilikle yerine getirilmeli. Bölge halkı üretmeye devam etmek istiyor. Üretimin olabilmesi içinde desteklenmeleri gerekiyor. Tarım ile uğraşan köylülerimiz ekim zamanı geldiğini ve bu dönemin kaçırıldığında bundan sadece bölgenin değil tüm Türkiye’nin etkileneceği dile getirilmekte. Bu uyarıya mutlaka ve mutlaka kulak verilmeli. Araç gereci enkaz altında kalmış üreticiye destek olunmalı.

Destekler üretici ve yetiştiriciler tam anlamıyla kendi ayakları üzerinde duruncaya kadar sürmesi ve her köye ulaştırılmalı.

1999 yılında bu felaketi yaşamış olan bir şehrin bireyleri olarak yaşananları ve bölgenin durumunu çok iyi anlayabiliyoruz. İhtiyaçlar neler ve yapılması gerekenler neler bunu da çok iyi biliyoruz. Bu konuda işinin erbabı insanların görevlendirilerek çözümün kısa orta ve uzun vadede ele alınarak hayata geçirilmesi gerekiyor. Umarız yaralar sarılırken üretici ve yetiştirici köylülerimiz unutulmaz.

Ülkemizde yaşanan tüm depremlerde hayatlarını kaybeden vatandaşlarımızı bir kez daha rahmetle anıyorum. Kahramanmaraş merkezli depremlerde yaralanan tüm vatandaşlarımıza acil şifalar diliyorum.

Allah bizlere bir daha böyle büyük afetler yaşatmasın…