Üreteroskopik taş tedavisinde  gereklilikler teknolojik ilerlemelere paralel olarak zaman içinde değişmektedir ve günümüzde üriner sistemin hemen her bölgesindeki taşlar üreteroskopik yöntemlerle tedavi edilebilmektedir. Burada önemli olan hangi durumda tedavi gerektiğinin belirlenmesi ve üreteroskopik tedavi ile diğer yöntemler başarı ve komplikasyonlar açısından karşılaştırılarak hastaların tedavilerine en doğru şekilde karar verilmesidir. 
Üreter adını verdiğimiz kanal böbrekten başlayıp mesanede bitmektedir. Bu kanalın taşlarının tedavisinde hem üreteroskopi, hem de ESWL etkili tedavi yöntemleridir. Üreter taşlarının tedavisiyle ilgili olarak yapılan çalışmaların  ışığında taşsızlık oranları %85 ve %83 olarak bildirimiştir. Üreteroskopi için taşsızlık oranları alt üreter taşları için %90 olarak bildirilirken bu oran üreter üst ucu için %72 dir.
Son yıllarda hem rijid, hem de fleksibl üreteroskopi teknolojisindeki gelişmeler ve holmium lazerin kullanılması ile üreter üst ucu taşlarında da daha başarılı sonuçlar alınmaktadır.
Kliniğimizde kullandığım lazer hakkında da biraz bilgi vermek isterim..Pahalı olmaları ve sürekli bakım gerektirmeleri lazeri en biyük dezavantajıdır. Kullanım esnasında koruyucu gözlük takılmalıdır.  Bizde holmium YAG lazer kullanılmaktadır. Bu lazer 2100 nm dalga boyunda, suda hızla emilen özelliğe sahiptir. Taşa temasla oluşan yüksek ısı, taşı bir anda parçalayarak milimetrik parçalara böler. Yüksek enerjisi nedeniyle dikkatsiz kullanımda üreter dokusunda travmaya neden olabilir. En önemli avantajları, %100'e varan parçalama ve taştan kurtulma oranları ile birlikte taş çıkarılması gibi ek işlemlerle vakit kaybedilmediği için ameliyat süresinin kısa olmasııdır.
Üreterorenoskopi sonrası erken dönemde böbrek sancısı görülebilmektedir. Nedeni üreterde geçici tıkanmaya yol açan ödem, pıhtı veya taş parçaları olabilir. Ameliyat sonrası dönemde üretere stent takılmayan hastalarda görülme oranı % 5'dir. Sancı çoğunlukla 24 saat içinde kendiliğinden düzelir.
Bu yöntemi hastanemizde uygulamaktayız.

BİR  FIKRA

DOKTOR  TEMEL
Dr Temel akıl hastanesine başhekim olur. Birgün bir bakanlık müsteşarı hastaneyi ziyarete gelir. Bakınca ne görsün, hastalar yüksekçe bir yerden havuza atlamaktadırlar. Müsteşar.
“Sayın başhekimim hastalarınızın sosyal ve sportif etkinlikleri ile yakından ilgilenmeniz çok güzel. Yalnız bir şeye aklım takıldı. Bu havuzda su niye yok acaba?”
Dr Temel cevap verir.:
“Su koysak da farketmez idu. Zaten onlar da yüzme bilmeyi...”